Merhabalar ben Cinsel Terapist Esra ULUBEY.
Sekiz yıldır vajinismus terapisi konusunda hizmet vermekteyim, yüzlerce vajinismus hastasıyla çalıştım.
Yaşadığınız bu probleme ilişkin kaygılarınızı, kafanızın içinde dönüp duran soruları ve hayal kırıklıklarınızı çok iyi anlıyorum. Hemen hemen her vajinismus danışanımdan ‘neden bu rahatsızlık beni buldu, hiç böyle bir rahatsızlık duymadım, bu rahatsızlığı sadece ben yaşıyorum, ya ömür boyu sürerse’…şeklinde cümleler duyuyorum.
Kişi özellikle rahatsızlığının başında bu probleme sadece kendisinin sahip olduğunu, bunun çözümsüz bir rahatsızlık olduğu yanlış inancına kapılır. Hatta bazıları bunun bir rahatsızlık olduğunu dahi bilmez ve sürekli cinsel birlikteliği dener ve sonuç hep başarısızdır. Vajinismus olan kişiler bu durum içerisinde yoğun çaresizlik yaşar ve etraftan duyduğu, internetten duyduğu, hatta bazı hekimlerin önerdiği pek çok yanlış yöntemi çözüm olacak diye dener ve sonuç yine hüsrandır. Kişi önerilen bu yöntemleri denemesine rağmen başarısızlığa uğrayınca ümitler daha da kırılır ve bir süre sonra her şeyi denedim olmadı mantığıyla Terapi bırakılır ve maalesef bu sorun yıllarca var olmaya devam eder. Artık ertelemeyi ve yanlış yöntemleri denemeyi bırakıp biran evvel güvenli bir şekilde terapiye adım atabilmeniz için bu yazımda hemen hemen her vajinismus problemi yaşayan çiftin zihnindeki sorulara cevap vermeye çalıştım.
VAJİNUSMUS Olduğunuzu Düşünüyorsanız Lütfen Yazıyı Sonuna Kadar Dikkatlice Okuyunuz.
Vajinusmus ülkemizde her 10 kadından 1’ inde görülen cinsel işlev problemidir. Bu rakam tabi ki vajinusmus konusunda yardım almak amacıyla başvuruda bulunan kişilerden oluşmaktadır. Vajinusmus konusunda yardım almayan, alamayan, hatta vajinusmusun ne olduğunu dahi bilmeyen, bunu bir rahatsızlık olarak kabul etmeyen kişileri düşündüğümüzde rakamın ciddiyetini daha iyi anlayabiliriz. Peki bu kadar sık görülen vajinusmus nasıl bir rahatsızlıktır?
Vajinusmus; korku temelli olarak vajina içindeki kasların istemsiz bir şekilde kasılması ve dolayısıyla cinsel birlikteliğin gerçekleşememesidir. Şunu üzülerek söyleyebilirim ki Türk kadınları olarak aslında hepimiz vajinusmuslu olarak doğuyor, cinselliğin biz kadınlar için çok zor, acı verici, utanç verici bir deneyim olduğu yanlış inançları, mitleriyle büyütülüyoruz. Ülkemizde hemen her genç kız hatta çocuk ilk gecesinde hastanelik olmuş gelin hikayelerini bir kez değil defalarca dinlemiştir. Penisin ne kadar büyük ve korkutucu olduğu ile ilgili hikayelerse kadın sohbetlerinin vazgeçilmezidir. Hele düğün gecesi ele tutuşturulan koca çarşaf! Dille biri bize açık açık söylemese bile imalar, hikayeler, anılar, olumsuz yaşantılar cinselliğin biz kadınlar için acı verici, korkutucu, utanç verici, bir yandan da zorunlu olduğunu söylemekte ve sonuç yüzlerce, hatta binlerce vajinumuslu kadın.
Bizler bir şeyi tehlike olarak algıladığımız zaman, bir şeyden korktuğumuz zaman vücudumuz bazı tepkiler verir. Bu kadın veya erkek, şu veya bu kişiye özel bir durum değildir, hepimizde bu şekildedir. Tehlikeyle burun buruna geldiğimiz anda vücudumuz bizi tehlikeden korumak adına bazı tepkiler verir. Mesela kalp atışlarımız hızlanır, terleriz, kasılırız. Bunu daha iyi anlamak için uçak fobisi olan birini, savaşta düşmanla karşı karşıya kalan birini, ya da saldırgan bir köpeğin üstünüze doğru koştuğunu hayal edebilirsiniz. Böyle bir durumda ya kaçar, ya tehlikeyle savaşır ya da donakalırız. Vajinusmus olan bir kişi için cinsellik bir tehlikedir, dolayısıyla kişi cinselliğe yaklaştığı zaman vücudu bazı tepkiler verir, kalp atışları artar, vücudu ve vajina kasılır, vajina adeta kendisini kapatır. Kapalı ve kasılmış bir yere bir şeyi (penis, tampon, fitil vb.) sokmaya çalıştığınızda ya hiç girmez ya da ağrılı bir şekilde girer. Buradan anlayacağınız üzere vajinusmus; korku temelli olarak vajina içindeki kasların istemsiz bir şekilde kasılması ve dolayısıyla cinsel birlikteliğin gerçekleşememesidir. Buradaki istemsiz kavramının altını özellikle çiziyorum çünkü buradaki kasılma istemli, kadının bilinçli olarak kendi isteğiyle kasması değildir. Kadın cinselliği ister, ön sevişme aşamasında bir sıkıntı yoktur, problem vajinaya dokunulduğunda veya vajina girişine penis yerleştirildiğinde başlar. Kadın bu sırada müthiş bir kaygı ve korku yaşar, kendisini kapatır, eşini ittirir ve ilişkinin gerçekleşmesine izin veremez. İlişki denemesi bittiğinde kadın yavaş yavaş rahatlar, vajinadaki kaslar da aynı şekilde eski halini alır. Vücut rahatlar fakat kişinin rahatsızlığı devam eder. Kasılma, gerginlik ve korku duyguları yerini suçluluk, yetersizlik, üzüntü duygularına bırakır ve kişi sürekli kendisine şu soruları sorar ‘neden yapamıyorum?, neden benim başıma böyle bir şey geldi?, on üç on dört yaşındaki çocuklar bile yaparken ben nasıl yapamam?, ömür boyu böyle mi kalıcam?, daha önce hiç böyle bir şey duymadım, herkesin normal bir ilişkisi var bir ben böyleyim’… aylarca denenen ve bir türlü gerçekleşmeyen cinsel ilişki denemeleri sonucunda kişi bir süre sonra denemekten bile uzak durmaya, cinsel ilişkiyle bağdaştırdığı bütün davranışlardan uzak durmaya başlar. Mesela pek çoğu eşini öpmekten bile uzak durmaya, yatağa korkuyla girmeye başlar. Zaman geçtikçe çiftlerin motivasyonu azalır, umutlar bitmeye başlar. Peki bu nedir bu döngüsel sürecin nedenleri vajinismusun kaynağı?
Bir kadın cinsel işlev bozukluğu olan vajinismusun pek çok nedeni vardır. Genellikle vajinismus olan kişilerde bu nedenlerden pek çoğu bir arada bulunmaktadır. Vajinismusun en temel nedeni cinsellikle ilgili tabular, kültürel, ahlaki, dini yanlış öğretilerdir. Toplumumuzda kadınlar için cinsellik yanlış, ayıp, yapılmaması gereken bir eylem olarak yansıtılmaktadır. Henüz küçükken kız çocukları için aman oranı elleme, sakın dokunma, kapat eteğini kimse görmesin, gibi ifadeler kızlık zarının çok değerli olduğu, mutlaka korunması gerektiği düşünceleri, cinsellik konusunun hiç konuşulmaması, bilgi eksikliği ve hatta cinsellikle ilgili yanlış ve abartılı bilgiler, ilk gece ile ilgili korkutmalar vajinismusun en temel nedenleri olarak karşımıza çıkmaktadır. Nitekim batı ülkelerinde vajinismus oranının %1 lerde iken ülkemizde %10 larda olması bu nedeni doğrulamaktadır. Küçük bir aralık da olsa vajinismusun nedeni fizyolojik olabilir (Kısa ve kör vajina, vajina duvarında septum (perde), kalın ve geniş yapıda hymen (kızlık zarı)…)bu durumda ayrı bir uzmandan yardım alarak problem çözülür.
Vajinismusla İlgili Yanlış İnanışlar!!! (ASLA BU ŞEKİLDE DÜŞÜNMEYİN)
Vajinismus ve vajinismusun nedenleri bunlar iken vajinismusla ilgili maalesef pek çok yanlış inanış bulunmaktadır. Genellikle bireylerin ve çiftlerin bu konuyla ilgili yanlış inanışları;
Kısaca vajinismusun nedeni cinsellikle ilgili kişinin bilinç altına yerleşmiş yanlış inanışlarla ilişkili korku ve kaygılardır yani psikolojik nedenlerdir. Bu nedenle vajinismusta en etkili ve en sağlıklı Terapi yöntemi uzman bir cinsel terapist tarafından uygulanan psikoterapidir. Yazımın devamında bu psikoterapi süreci ile ilgili bilgi edinebilirsiniz.
Psikoterapi süreci vajinismus olan kadınların oldukça merak ettiği ve maalesef kaygılandıkları bir konu. Sırf bu kaygıdan dolayı yıllarca Terapiyi ertelemekte ve Terapi olmaktan kaçınmaktalar. Hemen hepinizin kafasında Terapi sürecinde canım yanacak mı?, acıyacak mı?, parmak egzersizi yapacak mıyım?, sorularının olduğunu biliyorum ve hepsine hayır diyorum. Bu süreci kabataslak özetleyecek olursak;
Vajinismus Terapi sürecinin başında öncelikle değerlendirme görüşmesi yapılır. Bunun yapılmasının nedeni vajinismusun nedeninin, şiddetinin ve seyrinin anlaşılmasıdır. Kişinin cinsellikle ilgili bilgisi, cinsellik sırasındaki yaşantıları, eşler arasındaki uyum değerlendirilir. Henüz değerlendirme görüşmesinde kişinin cinsellikle ilgili mitleri, yanlış inançları ortaya çıkmaya başlar. Değerlendirme görüşmesinin sonunda çiftlere vajinismusun nasıl bir rahatsızlık olduğu, nasıl devam ettiği ve nasıl Terapi edileceği anlatılır. Özellikle Terapi yöntemiyle ilgili ayrıntılı bilgi verilir. Çiftler Terapiyi kabul etmişse cinsel birliktelik yasağı koyulur ve eğer daha önce vajinal muayene yapılmamışsa mutlaka muayene olmaya yönlendirilir. Çok küçük bir ihtimal dahi olsa vajinada fizyolojik bir problem olup olmadığı anlaşılmalıdır.
Vajinismus Terapisinde bilişsel davranışçı terapi yöntemini kullanılmaktayım. Gerektiğinde hipnoz tekniklerinden yararlanarak süreci kolaylaştırmaktayım.
Kişiye istemsiz şekilde kasılan vajina kaslarını kontrol etmesine dönük egzersizler öğretilir.
Derin gevşeme ve nefes egzersizleri öğretilir çünkü kasılma sırasında sadece vajina değil kişinin tüm vücudu kasılır ve bu kasları kontrol etmeyi, gevşemeyi öğrenmesi gerekir.
Kişiye cinsellikle ilgili imajinasyon oluşturma öğretilir çünkü cinsellik bedenden ziyade zihinle yapılan bir eylemdir.
Ardından davranışçı müdahalelere geçilir. Bu aşamada bireysel ve çift olarak aşk oyunları dediğimiz egzersizler yapılmaya başlar ve kişi kademeli olarak cinselliğe maruz bırakılır.
Bütün egzersizler seans sırasında çiftlere anlatılır. Kişiler egzersizleri evde ev ödevi şeklinde uygularlar ve bu egzersizlerin aşamalı ve düzenli bir şekilde uygulanması çok önemlidir. Ve yine eş desteği süreci olumlu anlamda etkilemektedir.
Süreç boyunca elimizden geldiğince sık aralıklarla görüşüyoruz (haftada iki-üç) çünkü ne kadar odağımızı vajinismusa kaydırırsak o kadar hızlı sonuç oluyor.
Sürecin sonunda pek çok danışanımdan duyduğum şey ‘bu kadar kolay bir şey için yıllarımı boşa geçirmişim, bu kadar kaygılanacak bir şey yokmuş’. Vajinusmus Terapisinde danışanlarımdan istediğim her gün bir saatlerini cinselliğe ayırmaları, seansları aksatmadan düzenli bir şekilde gelmeleri. Bu süreci bisiklet sürmeyi öğrenme gibi düşünebilirsiniz. Düzenli ve azimli bir şekilde çalışarak sonuca kısa sürede ulaşabiliyorsunuz. Süreç kişiden kişiye değişse de ortalama 6-8 gün sürüyor. Bunun için inanın ertelemeye değmez.
Vajinismusun doğru, bilimsel ve sağlıklı çözüm yolu psikoterapiyken maalesef yanlış, bilimsel olmayan pek çok yöntem de uygulanmaya devam etmektedir.
Vajinismus ülkemizde her 10 kadından birinin yaşadığı cinsel işlev bozukluğudur. Batı ülkelerine göre bu rakam 10 kat daha fazladır. Bu kadar yaygın bir problem olmasına rağmen konu cinsellik olunca maalesef dillendirilmeyen ve bilinmeyen bir konudur. Vajinismus psikolojik bir problemdir, temeli cinselliğe dair bilinçaltına yerleşmiş yanlış inançlardır ve uzman bir cinsel terapist tarafından doğru psikoterapi uygulandığında %100 e yakın Terapisi mümkün olan bir rahatsızlıktır. Lütfen bilimsel olmayan yanlış Terapi yöntemlerini uygulayıp hem maddi hem manevi olarak kendinizi tüketmeyin. Aşağıda vajinismusun Terapisi konusunda sıkça uygulanan fakat doğru olmayan Terapi yöntemlerine yer verdim lütfen dikkatlice okuyunuz…
Kızlık zarının alınması: vajinismusta sorun korku temelli olarak vajinal kasların istemsizce kasılmasıdır. Cinsel birlikteliğe engel olan şey istemsiz kasılmadır. Kızlık zarı değildir. Sorun kızlık zarı olsa hiçbir bakire kadın cinsel birliktelik yaşayamazdı. Kızlık zarı cinsel birlikteliğe engel teşkil eden bir yapı değildir. Zaten kızlık zarını aldıran kişiler yine vajinismus olmaya devam etmektedir. Bu nedenle bu yapının gereksiz yere alınması sadece kişiyi gereksiz yere yıpratır.
Anestezi altında cinsel birlikteliği deneme: ilkel vajinismus Terapi yöntemlerinden biridir. Kişi o şekilde bir kere cinsel birlikteliği yaşasa dahi diğerlerinde yaşayamamaktadır çünkü zihne yerleşmiş yanlış inançlar, korkular var olmaya devam etmektedir.
Sarhoş olup cinsel birlikteliği deneme: kişi her birliktelikte sarhoş olamayacağı için yanlış ve mantıksız Terapi yöntemlerinden biridir.
Kas gevşetici ilaçlar, antidepresanlar: eğer kişide depresyon yoksa antidepresan grubu ilaçları kullanmasına gerek yoktur. Bu ilaçların içerisinde mutluluk hormonu dediğimiz dopamin vardır ve kişiyi daha mutlu hissettirir. Mutlu hissetmenin vajinal kasılmayla bir ilişkisi yoktur. Hatta bu tür ilaçların uzun süreli kullanımında cinsel isteksizlik problemi ortaya çıkmaktadır bu nedenle kullanmayı gerektirecek bir problem yoksa önerilmemektedir.
Uyuşturucu kremler: vajinismus olan kişilere genellikle kadın doğum uzmanlarının önerdikleri etkisiz Terapi yöntemlerinden biridir. Kişi kremi sürüp vajina uyuşsa dahi zihindeki acı çekeceğim inancı durduğu için kasılma gerçekleşmekte ve cinsel birliktelik yaşanamamaktadır.
Vajinismusun kaynağı vajina değil en önemli cinsel organımız olan beynimizdir. Temel zihne yerleşmiş cinsellikle ilgili yanlış inançlardır. Bunlar düzeltilmeden vajinaya uygulanacak olan müdahaleler etkisiz olmakta en iyi ihtimalle eksik kalmaktadır. Cinsellik vajinayla penisin salt birleşmesinden oluşan mekanik bir eylem değildir. Kişinin zihninde kötü bir şey yapıyorum, canım yanacak, ya ağrı olursa, bitse de gitsem düşünceleri varken yaşanan şey hastayken yemek yemek gibidir. Hastayken yemeğin tadını tuzunu alamazsınız sadece çiğner ve yutarsınız. Vajinismusun temeli olan yanlış inançlar zihninizde dururken, yani hastalık dururken vajinaya bir şeyler yapılarak cinsel birlikteliği yaşatmaya çalışmak aynen bunun gibidir. Cinsellik yaşamda en çok haz alacağınız alanlardan bir tanesidir. Bu haz alanınızdan vaz geçmeyin, cinselliği doğru ve doğal bir şekilde öğrenip, yaşayın.
Vajinal kasların cinsel birleşme sırasında istem dışı kasılmasına bağlı olarak cinsel ilişkiye girememe veya girilse bile aşırı kasılmalara bağlı ağrı hissedilmesidir.
Vajinismus, sıklıkla geçmişte zihne atılan cinsellikle ilgili endişelerden kaynaklanır. Nadiren de olsa doğuştan veya sonradan kazanılmış fiziksel kusurlar da vajinismusa neden olur. Fakat bu çok küçük bir ihtimaldir. %100 e yakın oranda neden psikolojiktir. Rahatsızlığı asansör ya da yükseklik fobisine benzetebilirsiniz.
Vajinismus basit, hafif bir korku değil, gerçek bir hastalıktır. Bu nedenle profesyonel yardım ve Terapi şarttır. Kendi kendine geçmesini beklemek sadece süreyi uzatıp vajinismusun şiddetini artırır ve Terapi daha da zorlaşır.
Vajinismus bedensel (fiziksel) bir problem değildir. Duygusal bir rahatsızlıktır. Deneyimli bir cinsel terapist 10 dakikalık bir değerlendirmeyle vajinismus tanısını koyabilir.
Evet! Vajinismusun kesin Terapisi bulunmaktadır. Bu konuda güvenilir, alanında uzman bir terapistten yardım almanız ve çaba göstermeniz önemlidir.
Vajinismus Terapisinde pek çok yöntem bulunmakla birlikte en sık tercih edilen ve güvenilir yöntem bilişsel ve davranışsal terapilerdir.
Vajinismus psikolojik bir rahatsızlıktır. Vajinayla ilgili değil zihinle ilgili bir problemdir. Kişiler problemi fiziksel olarak düşünüp kadın doğum uzmanına ya da jinekolağa gidebiliyor. Tabi ki fiziksel olarak bir problemin olup olmadığını değerlendirmek için muayene olunabilir. Bu muayene 10-15 sn lik küçük bir muayenedir. Cinsellik alanında çalışan ruh sağlığı uzmanına cinsel terapist denir. Vajinismus Terapisi için deneyimli bir cinsel terapistten yardım almak gerekir.
Kurumumuzda vajinismus Terapisi ortalama 6-8 seans sürmektedir. Seanslar bir saattir. Genellikle haftada bir gün görüşme yapılmakta ve bir haftalık süreçte çiftlerden çeşitli çalışmaları yapmaları istenmektedir.
Hayır! Terapi esnasında yapılan egzersizlerde ağrı ve acı bulunmamaktadır. Bizim terapi sürecindeki amacımız tam tersi cinselliğin haz veren bir deneyim olduğunu kişiye göstermektir.
Hayır! Vajinismus Terapisi sürecinde size cinsellik doğru bir şekilde öğretilir. Yüzmek, bisiklete binmek nasıl unutulmuyorsa, cinselliği de unutmazsınız. Vajinismus Terapisi kalıcıdır.
Ayrıntılı bilgi almak ve ön görüşme yapmak için kurumumuzla iletişime geçebilirsiniz.